Zafer
Üye
Evet, Peltek peltek giden c3'ten veya daha sıfır km de 130'dan sonra tirtir titreyen c-elysee'den daha iyidir herhalde ibiza!
SM-G925F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Amatörce bir inceleme :)
- Konbuyu başlatan since1453
- Başlangıç tarihi
SM-G925F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
- Katılım
- 2 Ocak 2016
- Mesajlar
- 1,629
- Tepkime puanı
- 11
Oldu 11 ben c4 le ilgili tek bir yorum yapıyorum turbo arızası toplu iğneyle düzelen başka bi arabada görmedim
silvershadow
Emekli
- Katılım
- 6 May 2015
- Mesajlar
- 8,996
- Tepkime puanı
- 1,332
- İsim
- Murat İNCİ
neokaos
Üye
- Katılım
- 13 Şub 2016
- Mesajlar
- 112
- Tepkime puanı
- 2
- İsim
- Neo
Selamlar saygılar sayın üyeler. Konuya direkt girmek istiyorum. Öncelikle otomobil konusunda çok bilgili birisi olmadığımı ve hayatımdaki ilk araç olan golf konusunda da yeteri kadar birikime sahip olmadığını belirtmek isterim. Diğer bir durum ise burayı keşfetmeden önce DH deki golf işe ilgili forumlarda gereken bilgi açığımı kapatmak (araç özellikleri alım sureci kasko ödeme ne ne işe yarar vb.) dolaşıyordum. Orada nickini şimdi hatırlamadığım bir arkadaşla benim oradan ayrılmama yakın burada Wolsburg niki ile bulunan genç oradaki ortamı , bilgi alış verişini ve ne yazık ki seviyeyi bozdular. Birisi sürekli dsg konusunda eleştiri ve honda ile karşılaştırma konularını eleştiri - fikir beyanını aşan şekillerde ve üsluplarda dile getirilen bu genç arkadaşta C4 karşılaştırması yapma ve citroen markasının tarihsel serüvenini anlatma ihtiyacı içerisinde idi. Birde golf 6 kasa hayranlığınıda her fırsatta dile getiriyordu. Herneyse artık orada golf ile ilgili bir soru ya da gündem olduğunda bu arkadaşlar ya öncelikle cevap veriyor( cevaplar bazen tatminkar olsada genelde eleştirel ve iğneleyici ve ikiside golf araca sahip değillerdi kendi beyanlarına gore) ya da diğer cevapları eleştiren ve karşılıklı sen mi haklısın ben mi haklısın tarzına kayıyordu. Ne soruyu soran bişey anlıyordu ne de soruyu bulabiliyordun bir daha. Yani forum resmen tabiri caizse iki kişinin trollemesine maruz kalıyordu. ( diğer nikini hatırlamadığım arkadaş bu soylemede kızardı. Bunun bile sayfalarca atışması olmuştu) . Nikini hatırlamadığım arkadaşla benimde bir atışmam oldu ve oradaki admin benim ve onun yazışmalarını sildi. Bende madem biz sadece golf hakkında bilgi paylaşım yaptığımız halde bu şekilde muamele görüyoruz ( ve ben appconnect hakkında bu sitenin linkini attığım içinde uyarı aldım) dedim ve bir daha o foruma ve DH e(sanırım garcia etkisi oldu) girmedim. Şu an emin olun citroen- honda ve özellikle c4 civic araçlardan soğumuş durumdayım. Trafikte gördüğümde kendilerine sırf bu anlamsız muhabbetleri yüzünden kendilerine baktırmaktalar. Belki bu arkadaş bu konularda araç konusunda çok bilgili ancak buradaki gösterdiği samimi görünüşe dh de sahip değildi. Kendisini tanımam etmem. Kişisel bir kırgınlık husumette vb. yok olamaz olmasını da istemez herkes gibi. Ancak ben GOLF formunda c4 yada x aracı başlığı haricinde bir sürekli ve kasıtlı olarak tüm iyi niyetli açıklamalara rağmen her eleştiri içinde bence gizli olduğunu düşündüğüm" golf iyi araba ama mal gibi dünya para vermişiniz aslında sizin araç şöyle böyle kafamı yok sizde" tarzındaki içten içe söylenen hakareti görmek istemiyorum eğer böyle bir istek hakkım var ise. Herkese iyi akşamlar dilerim.
silvershadow
Emekli
- Katılım
- 6 May 2015
- Mesajlar
- 8,996
- Tepkime puanı
- 1,332
- İsim
- Murat İNCİ
Bu resmi koymaniz iyi olmus hocam, tapatalktan bu sistem kullanilmiyor. Resmi gorur gormez bilgisayar basina gecip eksi verdim.
Sent from my iPhone using Tapatalk
silvershadow
Emekli
- Katılım
- 6 May 2015
- Mesajlar
- 8,996
- Tepkime puanı
- 1,332
- İsim
- Murat İNCİ
@neokaos
Değerli Hocam
Duygusal karar verecek yaşı geçeli çok olsa da olası bir hatalı duygusal karardan kaçınmak için herkesin ikinci bir hakkı hak ettiğini ve oldu ki bunu da bir sebeple fark edemedi bir üçüncü şans vermek istedik kendisine.
Aslında daha detaylı anlatmak gerekirse şöyle:
Burası yalnızca bir forum, dahasına ne gerek ne de ihtiyaç var şeklinde düşünen dostlarım bundan sonrasını haklı gerekçeyle okumayabilirler.
Ancak mesele Golf veya Citroën değil...
Keşke bu kadar basit olabilseydi.
Benim derdim hayatı boyunca kötü olmayı tercih edenlerle. Acaba bir yol bulup içlerinde yaşadıkları cehenneme kendileri odun taşırken bizi de buraya odun atmaya tahrikle, tahkirle, iltifatla, hamasetle, alay ve saymakla bitmez yollarla kendilerinin orada olmalarına bizim verdiğimiz karşılıkları dayanak göstererek müdafalarına ve kötülüklerini devam ettirmelerine meşruiyet kazandırmak ve yeni kötülüklerini teşvik etmekle hatta teamülen kendileri gibi kötü olmaya azmettirmekle ilgisi var.
Bütün hüsniyetimizle; fakat bütün bunları da bilerek olabildiğince saflık ve hatta naiflik sınırlarına ulaşacak kadar iyilikle kucak açtık. Eskilerde yaşanan ve hatırladıkça üzüldüğüm bir kişiyi de aynı şekilde yaklaşıldı fakat muvaffak olamadık.
Öncesinde kim olduğunuzun önemi yok. Burada yapılan paylaşımlarda insanların kendilerini kötü hissetmelerine neden olmamak demek.
Paylaşım adı altında kendini diger insanların zevkleriyle ve tercihleriyle alay edip de bunu kimsenin fark etmeyeceğini sanan fakat bunu fark edip cehaletiyle alay etmeyecek kadar aklı başında insanlarla karşılaşmamış olduğundan bizi tanıyamayacağını öngörüsüne de sahibiz.
Bazen koşullar bizi itebilir iyi olmamaya..Bu esnada yakalanırsak olur da o anda yasa ise karşı karşıya kaldığımız, işte o zaman yasanın cezaevlerinde adına "kader mahkumları" denen ler arasında yerini alır.
Peki ya vicdanınıza yakalanırsanız?
Bizde bilinç ile vicdan apayrı dünyalara ait apayrı kelimeler. Oysa ki tek bir hece ve sesle birbirlerinden ayrılan bilinç ve vicdan aslında bir ve aynı etimolojik kökenleri sahip olduğu gerçeğini sadece dikkatli gözler için saklayan mahzun bir güzelliktir.
Bilinç yoksunluğu değil vicdan yoksunluğudur başkalarının zarar görebileceğini ön varsayarak veya teamülen zarar veren insanlar kötüyü iyiden ayırt etme yetisine kötülük yapıp kötülüklerine karşılık şiddet ve nefret yarattıkları oranda kendilerini var-sayar ve varlıklarının görece değerini güçlü bir şekilde hissederler. Bu kısır döngüyü kıran bir durumla karşılaştıklarında saf kötülük mantığı vicdanlarının sahasında deyim yerindeyse ofsaytta kalır.
Bunca sevgi dolu affetme ve hatalarını arttıracak şiddetli yanıtı bizlerden alamadı... Böylece bizleri kendisine benzetmesini özlediğimiz gibi kendisinin kötülüklerine şiddet ve bizleri kendisinin suç ortağı veya azmettiricisi haline getirecek kötülükle asla karşılık vermedik. Hissettiğim duygular; kızgınlık veya alay edilmenin verdiği aşağılamaya karşılık aşağılama dürtüsü veya " bi adam olmadı gitti" şeklinde bir gerçekçi olmayan yaklaşım değil. Biz kimseyi yola getirmek için burada değiliz ama olsa olsa yoldan çıkanı "gittiğin yol, yol değil" diyecek sorumluluğa sahibiz. Aslında üzülmek hafif kalacak ve şu Amerikan filmlerindeki gibi her daim iyiliğin kazanamadığı gerçeği kırık bir cam parçası gibi her nefes almamda yüreğime batıyor. Bu adamın büyümeyi değil çocuk kalmayı seçtiğini; yere düştüğünde yere düşmesine neden olan sandalyeye " niye orada duruyorsun? Madem ki düşmeme neden oldun... al sana" diyerek vurmasına benziyor; oradaki koca sandalyeyi görme yetişkinliğine ulaşamadığından ötürü ona kızmamak gerek. Düşen o ise, sandalye de biz değiliz herhalde.... desem de inanmayın. Bütün bir Golf alemini, yel değirmenleriyle savaşan Don Kişot misali karşısına almış ve onları türlü manevralarıyla maymuna çevirmiş sanan da kendisi...
Hayal dünyasındaki düşmanları, gerçek dünyadaki dostlarından değerli ve tercih edilesiyken... gerçek dünyayı kabullenmek ve dost veya düşman edinmek yerine 7 yaşındaki çocukların yaptığı gibi dış karmaşık ve acı veren dünyayı fark edip başa çıkmayacağını düşünüp kendisine hayali dostlar, canavarlar ve dünyalar yaratması gibi... o yaşta ise normal ama 25 inde ise nevrotik bir dünyanın kıyılarına çıkıp, tıpkı Amerika'yı keşfe çıkan keşifler misali, girip bir daha geri çıkmamak için tüm gemileri yakmasına benziyor... yaktığı gemilerde ona nice hakikati size yansıtarak fark ettirecek dostların aynalarını da paramparça etmiş oldu...
En kötüsü; ne kadar cahil olduğunu anlayamayacak kadar cahil olarak doğduğumuz gibi kalacak....
Yahu "alelade troll ü adam saydın.. Banla gitsin" diyenler bütün bu sözlerime rağmen çıkarsa yanıtım bugün apaçık kötülük edene bile gösterilen "merhamet ve sevgiye" sizin de bir gün ihtiyacınız olabileceği hakikatini, düşmez kalkmaz sadece tek bir varlık olduğu için kabul edeceğinizi varsayıyorum.
Yanılıyor olabilirim...
Ama Hepimiz insanız ve insan olduğumuz ölçüde hepimiz anlayış ve doğru yaklaşıma muhtacız...
Ama en fazla da iyiliğe....
Eminim kimse okumayacak yine... Ama olsun....
Beğeni beklediğim için değil anlaşılsın diyedir ne yaptığımızı açıklama isteğim...
Saygılarımla
Değerli Hocam
Duygusal karar verecek yaşı geçeli çok olsa da olası bir hatalı duygusal karardan kaçınmak için herkesin ikinci bir hakkı hak ettiğini ve oldu ki bunu da bir sebeple fark edemedi bir üçüncü şans vermek istedik kendisine.
Aslında daha detaylı anlatmak gerekirse şöyle:
Burası yalnızca bir forum, dahasına ne gerek ne de ihtiyaç var şeklinde düşünen dostlarım bundan sonrasını haklı gerekçeyle okumayabilirler.
Ancak mesele Golf veya Citroën değil...
Keşke bu kadar basit olabilseydi.
Benim derdim hayatı boyunca kötü olmayı tercih edenlerle. Acaba bir yol bulup içlerinde yaşadıkları cehenneme kendileri odun taşırken bizi de buraya odun atmaya tahrikle, tahkirle, iltifatla, hamasetle, alay ve saymakla bitmez yollarla kendilerinin orada olmalarına bizim verdiğimiz karşılıkları dayanak göstererek müdafalarına ve kötülüklerini devam ettirmelerine meşruiyet kazandırmak ve yeni kötülüklerini teşvik etmekle hatta teamülen kendileri gibi kötü olmaya azmettirmekle ilgisi var.
Bütün hüsniyetimizle; fakat bütün bunları da bilerek olabildiğince saflık ve hatta naiflik sınırlarına ulaşacak kadar iyilikle kucak açtık. Eskilerde yaşanan ve hatırladıkça üzüldüğüm bir kişiyi de aynı şekilde yaklaşıldı fakat muvaffak olamadık.
Öncesinde kim olduğunuzun önemi yok. Burada yapılan paylaşımlarda insanların kendilerini kötü hissetmelerine neden olmamak demek.
Paylaşım adı altında kendini diger insanların zevkleriyle ve tercihleriyle alay edip de bunu kimsenin fark etmeyeceğini sanan fakat bunu fark edip cehaletiyle alay etmeyecek kadar aklı başında insanlarla karşılaşmamış olduğundan bizi tanıyamayacağını öngörüsüne de sahibiz.
Bazen koşullar bizi itebilir iyi olmamaya..Bu esnada yakalanırsak olur da o anda yasa ise karşı karşıya kaldığımız, işte o zaman yasanın cezaevlerinde adına "kader mahkumları" denen ler arasında yerini alır.
Peki ya vicdanınıza yakalanırsanız?
Bizde bilinç ile vicdan apayrı dünyalara ait apayrı kelimeler. Oysa ki tek bir hece ve sesle birbirlerinden ayrılan bilinç ve vicdan aslında bir ve aynı etimolojik kökenleri sahip olduğu gerçeğini sadece dikkatli gözler için saklayan mahzun bir güzelliktir.
Bilinç yoksunluğu değil vicdan yoksunluğudur başkalarının zarar görebileceğini ön varsayarak veya teamülen zarar veren insanlar kötüyü iyiden ayırt etme yetisine kötülük yapıp kötülüklerine karşılık şiddet ve nefret yarattıkları oranda kendilerini var-sayar ve varlıklarının görece değerini güçlü bir şekilde hissederler. Bu kısır döngüyü kıran bir durumla karşılaştıklarında saf kötülük mantığı vicdanlarının sahasında deyim yerindeyse ofsaytta kalır.
Bunca sevgi dolu affetme ve hatalarını arttıracak şiddetli yanıtı bizlerden alamadı... Böylece bizleri kendisine benzetmesini özlediğimiz gibi kendisinin kötülüklerine şiddet ve bizleri kendisinin suç ortağı veya azmettiricisi haline getirecek kötülükle asla karşılık vermedik. Hissettiğim duygular; kızgınlık veya alay edilmenin verdiği aşağılamaya karşılık aşağılama dürtüsü veya " bi adam olmadı gitti" şeklinde bir gerçekçi olmayan yaklaşım değil. Biz kimseyi yola getirmek için burada değiliz ama olsa olsa yoldan çıkanı "gittiğin yol, yol değil" diyecek sorumluluğa sahibiz. Aslında üzülmek hafif kalacak ve şu Amerikan filmlerindeki gibi her daim iyiliğin kazanamadığı gerçeği kırık bir cam parçası gibi her nefes almamda yüreğime batıyor. Bu adamın büyümeyi değil çocuk kalmayı seçtiğini; yere düştüğünde yere düşmesine neden olan sandalyeye " niye orada duruyorsun? Madem ki düşmeme neden oldun... al sana" diyerek vurmasına benziyor; oradaki koca sandalyeyi görme yetişkinliğine ulaşamadığından ötürü ona kızmamak gerek. Düşen o ise, sandalye de biz değiliz herhalde.... desem de inanmayın. Bütün bir Golf alemini, yel değirmenleriyle savaşan Don Kişot misali karşısına almış ve onları türlü manevralarıyla maymuna çevirmiş sanan da kendisi...
Hayal dünyasındaki düşmanları, gerçek dünyadaki dostlarından değerli ve tercih edilesiyken... gerçek dünyayı kabullenmek ve dost veya düşman edinmek yerine 7 yaşındaki çocukların yaptığı gibi dış karmaşık ve acı veren dünyayı fark edip başa çıkmayacağını düşünüp kendisine hayali dostlar, canavarlar ve dünyalar yaratması gibi... o yaşta ise normal ama 25 inde ise nevrotik bir dünyanın kıyılarına çıkıp, tıpkı Amerika'yı keşfe çıkan keşifler misali, girip bir daha geri çıkmamak için tüm gemileri yakmasına benziyor... yaktığı gemilerde ona nice hakikati size yansıtarak fark ettirecek dostların aynalarını da paramparça etmiş oldu...
En kötüsü; ne kadar cahil olduğunu anlayamayacak kadar cahil olarak doğduğumuz gibi kalacak....
Yahu "alelade troll ü adam saydın.. Banla gitsin" diyenler bütün bu sözlerime rağmen çıkarsa yanıtım bugün apaçık kötülük edene bile gösterilen "merhamet ve sevgiye" sizin de bir gün ihtiyacınız olabileceği hakikatini, düşmez kalkmaz sadece tek bir varlık olduğu için kabul edeceğinizi varsayıyorum.
Yanılıyor olabilirim...
Ama Hepimiz insanız ve insan olduğumuz ölçüde hepimiz anlayış ve doğru yaklaşıma muhtacız...
Ama en fazla da iyiliğe....
Eminim kimse okumayacak yine... Ama olsun....
Beğeni beklediğim için değil anlaşılsın diyedir ne yaptığımızı açıklama isteğim...
Saygılarımla
Moderatör tarafında düzenlendi:
yine yazılırken çok emek harcandığından okurken de aynı emeği isteyen bir yazı... Konuya muhatap genç arkadaşımız karşısında duran hazinenin farkına ne zaman varacak merakla izliyorum...
neokaos
Üye
- Katılım
- 13 Şub 2016
- Mesajlar
- 112
- Tepkime puanı
- 2
- İsim
- Neo
@silvershadow paylaşımınızı bir gazetede köşe yazısı okuyormuşçasına baştan sona okudum . Yazdığınız her konuya katılıyorum . Baştada demişiniz "Burası yalnızca bir forum, dahasına ne gerek ne de ihtiyaç var" evet aslında öyle sonuçta bu forumda İnsanoğlunun yaptığı bir meta tartışılıyor ve bu kadar büyütüp anlam yüklemeye gerek yok . Sonuçta bu "araç" yeri geldiğinde satılır , değiştirilir vs. Siz konuyu daha insani ve evrensel değerlerle değerlerdirmişiniz. Benim kimseye böyle bir nedenle sans tanıma biletini kesme gibi bir amacım yaptırımım gücüm yok . Hatta rahatsız oluyorsan takip etme diyenlerde olabilir . Altı üstü bir forum , sanal dünya,kimseyi tanımıyor ve kimseye boynun eğri değil de diyenlerde olabilir. Ancak benim bu forumda bulunma nedenlerim: sizin değindiğiniz konular, Samimiyet, saygı , birliktelik duygusu, ortak paylaşım gibi değerlerin, değerli insanların olması(birinci neden) ve araç konusunda tatminkar bilgi kaynağı olması (ikinci neden) . Belki kimse için önemli değildir ancak ben tam 4-5 yıl birçok keyfimi ve rahatımı erteleyip hayalimdeki(tam olmasa da,biraz görücü uusülü gibi oldu 
) aracı aldım. Zamanla sevdim ve iyi bir seçim yaptığımı düşündüm ve düşünüyorum da. Ancak DH'den beri (kaçtığım halde ordan) sürekli aynı kişi başka işi yokmuş , amacı yokmuş gibi benim(bizim) tercihimi yersiz eleştirmesine- küçümsemesine-insanın içine kurt düşürmesine sinir olmuş durumdayım. Sanki biz bu araçtan başka iyi araç olmdığtnı bilmiyor gibi, safızda niye dünya para verip bu aracı almışız gibi ayar çekiliyoruz. Kızdığım nokta bu.Yoksa umurumda değil bu arkadşın olumsuz yorumlari ama bazen bi yerden sonra bi yeter anladık tamam diyesi geliyor insanın. Şahsen ben bu şekildeki insanları sosyal ve reel hayatta tanımak istemem, çevremde yeterince var zaten. Neyse , kendi adıma konuyu uzattım Sanırım. Şu benzetmeniz ise Çok hoşuma gitti "Bütün bir Golf alemini, yel değirmenleriyle savaşan Don Kişot misali karşısına almış ve onları türlü manevralarıyla maymuna çevirmiş sanan da kendisi..." Sadece bu konu için değil günlük hayatta da Çok karşılaşılabilen bir durum. Süper tespit. Ayrıca sizede bu yaz akşamı şu sıcakta üşenmeyıp bu güzel tespiti yaptığınız için de teşekkür ediyorum. Herkese iyi geceler, iyi forumlar diliyorum .
) aracı aldım. Zamanla sevdim ve iyi bir seçim yaptığımı düşündüm ve düşünüyorum da. Ancak DH'den beri (kaçtığım halde ordan) sürekli aynı kişi başka işi yokmuş , amacı yokmuş gibi benim(bizim) tercihimi yersiz eleştirmesine- küçümsemesine-insanın içine kurt düşürmesine sinir olmuş durumdayım. Sanki biz bu araçtan başka iyi araç olmdığtnı bilmiyor gibi, safızda niye dünya para verip bu aracı almışız gibi ayar çekiliyoruz. Kızdığım nokta bu.Yoksa umurumda değil bu arkadşın olumsuz yorumlari ama bazen bi yerden sonra bi yeter anladık tamam diyesi geliyor insanın. Şahsen ben bu şekildeki insanları sosyal ve reel hayatta tanımak istemem, çevremde yeterince var zaten. Neyse , kendi adıma konuyu uzattım Sanırım. Şu benzetmeniz ise Çok hoşuma gitti "Bütün bir Golf alemini, yel değirmenleriyle savaşan Don Kişot misali karşısına almış ve onları türlü manevralarıyla maymuna çevirmiş sanan da kendisi..." Sadece bu konu için değil günlük hayatta da Çok karşılaşılabilen bir durum. Süper tespit. Ayrıca sizede bu yaz akşamı şu sıcakta üşenmeyıp bu güzel tespiti yaptığınız için de teşekkür ediyorum. Herkese iyi geceler, iyi forumlar diliyorum .