Daha önce kullandığımız farklı model araçlar,fotoğrafları,golf ile karşılaştırma


enpisagor dedi:
Evet golf tutkunları, Golf'ten önce hangi aracı kullanıyordunuz? Nasıldı ? Golf'e üstünlükleri var mıydı?

iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi
Çok faydalı olabilecek bir konu  olmuş.

Teşekkür ederim Can Hocama da Umut Hocama da... @enpisagor  @Umut

Hem eski günleri yad ederiz hem de bilgi sahibi oluruz paylaşılan kullanıcı deneyimleri sayesinde..

Benim sadece Golf'üm vardı.

Gönlümde de sadece o var.

O kadar büyük bir boşluğu doldurmuş ki;

Eğer olursa; korkarım bundan sonrakiler hep onun gölgesinde, hep onunla karşılaştırılmak zorunda ve hep onunla aldatılacak..

Öylesine büyük ki, onun bıraktığı boşluğu hiç bir şey dolduramadı... dolduramayacak.

Hatta eşim itiraf etti bugün.. Satıldığında gizli gizli pencereden onu her zaman bıraktığım o boşluğa bakıp ağladığını..

1993 yılında 19'umda aldığım ehliyetimi:

"yahu ne işe yarayacak bilmem ama yine de alayım. Belki askerde işime yarar"

mantığıyla almıştım.

Yüreğimi yakıp kavurmuş devasa yangın olan "araba sevdamın" odunlarını taşımışım bilmeden haftada bir kez yayınlanan OtoHaber ile...

Ama öncesinde çocukluğumdan kalma bölük pörçük anılar arasında  "bi-bib" ve "Turbo" sakızları baş köşededir.

Bu sakızlardan çıkan minik posterlerini ve okumayı henüz söktüğüm için alttaki yalan yanlış okuduğum bilgileri aklımda tutmaya çalışırdım. Sanırım aklımda kalan en önemli model ve markalar arkasında;

1.  Batan bir güneş olan Lotus Esprit Turbo,

2. Reklamlardan dolayı alacalı ama kırmızı beyaz diye hatırımda kalan,  üzerindeki ekstra takılı sisler ve karların içerisinde yanlarken çekilmiş pozuyla "kar arabası" olarak taktığımız; Lancia Delta HF integrale

3. Araba gibi araba tanımına upuygun: Audi Quattro

4. Hayvani güçte çirkin araba: Lamborghini countach lp

OtoHaber'de  Dashboard, oversteer, understeer tarzı İngilizce otomobil terimlerine ilk orada aşina oldum..

Daha sonra  da OtoShow ile görsellerine aşık olduğum için uzun yıllar bütün harçlıklarımın adresi oldu.

Bu nedir? o nedir? derken bir de baktım ki askere gidene kadar bir koli dergi almışım..

Askerlikte ehliyet işime yaramadı.

Askerden gelince otomobil alma hayalimi Dayıma araba almaya gittiğimizde yaşadım. 1997'de ikinci el, Turkuaz mavi Doğan S aldık  galeriden. Offf ne arabaydı ama halen unutamam. Yağmurlu bir İzmir günü buğu gidericisini keşfedemediğimiz için camlar açık gitmiştik. Sonra dayımın 1991 model Honda Civic'ini de unutamam. F1 pilotları nasıl hissediyorlarmış diye merakımı bu araç gidermiştir asfalttan bir karış bile olmayan alçak oturma pozisyonu ile.

Beklentilerimiz ne kadar düşükmüş eskiden...

En küçük şeyden bile mutlu olurduk.

Hatta üzerinde Radyo teyp olmayan araçlar satın alıp bir dolu para vererek radyo teyp almaya normal gözüyle bakardık. Tıpkı çalınmasına alışık olduğumuz gibi kızaklı teyplerimizin.

Kardeşimin Çorlu'da satış temsilcisi olarak işe başlamasıyla Renault Toros ile tanıştık.. O gün, beni arayıp :"arabayı teslim aldım neresini kontrol edeceğim?, uzun yolda neler yapmak gerek" diye sorması daha dün gibi..  Bugün beni beğenmiyor, benden iyi kullanıyor biraderim...

Üniversite yıllarında adım attığım özel güvenlik işi sayesinde hayatımda ilk kez benim için  ulaşılmaz görünmek bakımından özel bir anlamı olan bayiden sıfır kilometre araç almak şerefine nail oldum. Patronumla gittiğimiz Manisa'daki bayiden Ford Transit connect aldık. ABS, ASR ne demek ki? Hidrolik direksiyonla ilk kez tanıştığım bu aracın ruhsatta yazıldığı gibi kamyonet olduğunu asla kabul etmezken şimdilerde verdiği tepkiler bakımından kamyon olması gerektiğini söyleyen yine benim.  Bu arabanın devrilemez olduğu yolunda yersiz ve saçma bir hurafeye kapılan da bendim... Ford servisine daha birkaç yüz kilometredeyken vites kolu boşa çıkınca servise yolumdüştüğünde devrilmiş onlarcasının olduğunu görerek gerçeklerle yüzleşip saçmalamamam gerektiğini söyleyen de bendim.

İki yıl sonra yeni çıkan metalik gri renkte ve alüminyum jantlı Ford Transit Tourneo Connect aracın Turbosuyla tanışınca onu Ferrari ile karıştırmıştım..  Altı üstü 95 beygirdi. Fakat bu 95 beygir İzmir'den Antalya'ya 455 kilometrelik yolun dört saat on beş dakikada alınmasına yeterliydi... Bir keresinde İzmir'den Antalya'ya yolculuğumda Denizli yolunda benim Ferrari sandığım ancak ruhsatında kamyonet yazan aracımla girdiğim her zaman 120 km/s ile virajda, kapışırken şeytana uyduğum beyaz bir sedan tarafından geçilmemi sindiremeyip ayağımın altındaki itidal olsun diye bıraktığım o gaz pedalının döşemeye yaslanmasıyla sona ermiştir gençliğim... O anda yalan yanlış bildiğim sürüş teknikleriyle, 30'umun başlarında ayağımı yere basamayacağımı anladım bu akılla.... İhtiyarlık, ihtiyari olarak davranmayı bilmenin kişileştirilmiş, cisimleştirilmiş halidir, anladım ki ben çoook gencim daha.... Her yaşlı ihtiyar değildir elbet ama her genç ölen pişman ölür desem ne fayda.... işte bu; o derin virajın sonunuda sellektör yaparak gelen kamyon da hayatımın bir film tadında  ve ışık hızında aklımdan gelip geçmesinin eseri olarak kalan sözdür. Ayaklarımı yere sağ salim bastım belki ama antalyadan araca binen adamdan 30 yaş daha yaşlıydım artık tüm hayatım gözlerimin önünden geçerken o otuz yılı yeniden yaşadığım için ve ihtiyar bir adamdı artık gençliğinin ve hız sevdasının katili olan o viraja dönüp bakan...

Bu ABS'li kamyonet bana ağırlık transferini, kompresyonu, kompresyonla freni bir arada kullanmayı ve daha nice sürüş tekniğini zorla da olsa öğretti. İtiraf edeyim her uzun yola çıkışımda benzinlikte depoyu fullediğimde, artan ağırlığına binaen yolu kavrayışı beni mest eder ve yolu  hissederek ilerlediğim zevki ilk kez onunla tattım..

Sonra Renult Megane I, sonra tuhaf uçak gaz kolu görüntüsündeki el freni ile kartlı girişle Megane II, patronumun Bora'sını Passat'a terfi ettirdiğinde satana kadar kısa bir süreliğine kullandım. Sonra arada bir Antalya-İzmir arası ve Ankara İzmir arası rekorumu bir daha kırmayı denememek üzere kırdığım iki rekorun sahibi Passat B6 var.

Elbette bütün bunlar hayatımın aşkıyla karşılaştığımı anlayarak diğerlerinin uvertür veya güzelin ve değerli olanın farkına varabilmem için gereken tecrübeyi bana kazandırma görevlerini yerine getirmek bakımından saygınlığa sahip eski sevgililer misali anılarımda yerlerini aldı Golf ile tanışınca...

Golf hakkında yazmama gerek var mı diye sormam dahi tuhaf olacaktır. Çünkü forumun temellerini oluşturan binlerce sayfada yazıyorlar kendilerine olan ilan-ı aşkım...

 
Moderatör tarafında düzenlendi:
  • Beğen
Tepkiler: SCC

MSE dedi:
Babamın 95 model Toyota Corolla'sı vardı. Sanıyorum ki 96 yılında almıştı. Öncesinde de arabalarımız olmuş ama ben yalnızca bunu hatırlıyorum. Araba kullanmayı öğrendiğim araçtır kendisi. 2012 Kasım ayında sattık ve 2010 1.6 TDCI Focus Titanium aldık.

Kendime ait ilk arabam 2011 model 1.6 TDCI Focus Titanium'du. 7 Şubat 2014'te Uludağ'da kayarken bir kaza geçirdim dizim döndü kemikler kırıldı falan, sol ayağım komple alçıda iken bu olaydan tam 10 gün sonra, 17 Şubat'ta babam sağolsun bu arabayı benim adıma aldı. 15 ay severek kullandım ve toplamda 35 bin km yol yaptım. O kadar az yakıyordu ki markete bile arabayla gidiyordum. Kilo aldım onun yüzünden.

Arabayı sattım, para hesabıma aktarıldı, o ana kadar herhangi bir şey hissetmemiştim ta ki yeni sahibi yol kenarında beni indirip arabamla uzaklaşana kadar.

Sonra yana yakıla Golf aramaya başladım. Yusuf hocam ve Murat hocam iyi bilirler o hallerimi. Hem çektim hem de çektirdim Haklarınızı helal edin değerli hocalarım.

@yusuf @silvershadow

Sent from my iPhone using Tapatalk
Değerli Muhammed Hocam;

Hakkımız varsa helal olsun.

Forum mantığı ve kaderinin tecellisi şudur:

"İşi biten çeker gider."

Genellikle böyledir.

Ben çekip gitmeyenlerdendim.

Siz de öyle oldunuz.

Size verilenleri, kendi bildiklerinizle harmanlayınca ortaya çıkan müthiş bilgi birikimi yanı sıra karşılıksız ve koşulsuz paylaşımı ve dostluğu terk edip gitmediniz.

Çekip gitmeyince ne mi oldu?

Artık forumda yöneticisiniz.  =)

 
Moderatör tarafında düzenlendi:
@silvershadow Teşekkür ederim Murat hocam.

Ben araç almadan önce forumdaki neredeyse her konuyu okudum. Müthiş bir bilgi deposu oluştu sayenizde.

Arabayı aldım ancak çekip gitmedim, bunun en büyük nedeni sizin burada bu işi canı gönülden yapıyor olmanızdı. Bende faydalı olabilmek istedim. Herkese Golf alın diyerek marka fanatikliği yapmak gibi bir niyetimiz de yok. Gönlünde Golf yatan herkese faydalı olabilmek adına çalışmalara devam ediyoruz :)

Geçen hafta bir hocamız korna sesini sormuştu, ben zamanında farkedemedim ve siz mesajla ulaştınız bana. Yaptığımız şey çok basit bişeydi ancak eminim ki hocamızı aklındaki bir bilinmezlikten daha kurtarmış olduk. Bende katkıda bulunduğum için çok mutlu oldum.

Benim arabayı almadan önce en çok merak ettiğim şey farlardı. Selektör hızını ve uzunları açınca aydınlanan alanı merak ediyordum. Bunu da Umut abi sayesinde Golf R üzerinden öğrenmiş oldum :) Umut abiyi de sizlerin sayesinde tanıdım. Tekrardan teşekkürler Murat hocam.

 
@silvershadow

Önceki araçlarımızı öğrenmek ve onların hissettirdikleri eğlenceli oldu, ben teşekkür ederim.  :'(

 
Benim ilk hatırladığım 90 model bir Broadway'imiz vardı, araba sürmeyi onda öğrendim, onunla birlikte büyüdüm diyebilirim, 6 sene önce ev alacağımız için satmıştık, çok üzülmüştüm, satıldığı gün yıkatırken fotoğrafını çekmiştim gizlice :) Temsili bir foto:



Broadway'imiz varken 2006 yılının yazında anneme araç bakmaya başladık, opel corsa, clio, punto, tüm b sınıfı hb araçlara bakmıştık nerdeyse, en son VW bayisine girdik, otomatik Polo siparişi verip çıkmıştık,bir hafta sonra getirttiler aracı, bayiden alıp gelmiştik, dayımın 1.4 dizel fiestayı ışıklarda geçince çok sevmiştim o aracı :D Satış temsilcisi bize otomatik pololarda ABS yok demişti ama ne hikmetse araçta ABS vardı :D



Broadwayı sattıktan bir süre  sonra idareten babama araba bakmaya başladık ve 2001 model 111.000km de clio almıştık, pek ısınamamıştım ona niyeyse, bir yıl kullanıp sattık onu da 25 haziran 2012 Ptesi günü, aynı hafta cuma günü Çorum Ford bayisinde 3 tane Focus olduğunu öğrendik dayımdan, hemen gidip baktık, gri olan kazalıydı yapılıyordu o yüzden kafadan elendi, füme ve siyah arasında tercih yapmak lazımda, aralarında 15bin km vardı(füme 40.000 siyah 55.000), babama füme olanı alalım diye çok direttim ama ablamın araba alacağız dediğimizde babama sadece 'Siyah al baba' dediği için babam siyah olanı aldı,  aynı gün gece tatile yola çıktık 1000km mesafede ki didime, ilk defa turbolu bir araca biniyordum ve dolayısıyla Focus bana uçak gibi gelmişti, çok sevmiştim onu, hala da seviyorum



Poloyu 2014ün aralık ayında satmaya karar verdik, daha doğrusu annem emekli oluyordu ve ikramiyesiyle arabasını yenilemek istediğini söyledi, iş başa düştü deyip ilanı hazırladım, büyüklerinde onayını alınca yayına koydum ilanı 25.11.2014 tarihinde, bir günde 30 kişi aradı babamı, 27.11.2014 tarihinde Giresundan almaya geldiler aracı bir poşet fındık hediyeleriyle(hala bir kısmı durur fındıkların :) ), onu satmaya giderken annemin ağladığını unutamam hiç :)

Poloyu satınca annem direk ben yine VW istiyorum dedi, açtım siteyi, ozamanlar araç oluşturucu vardı pololarda, dizel otomatik poloyu kaba tabirle gırtlağına kadar doldurdum, cam tavan klimatronik aklınıza ne gelirse, 56.000 gibi bir rakam çıkmıştı, onay çıktı annemden de, haftasonu gittik samsuna bayide ki satıcı babamla konuştu Poloyu ne kadar doldurursan doldur polodur size 1.2 Golf verelim dedi, babamda 1.2 çekmez 1.4 olsun deyince şuanki aracın siparişini verip çıktık bayiden, 5 şubat günü araç geldi, ama cenazemiz olduğu için 14 şubatta gidebilmiştik almaya, Golf sevenler konusu sağolsun, onların sayesinde ST nin anlattıklarını dinlemedim bile, hatta bazı şeyleri ben ona anlattım şaşırdı :D



En çok hangisinden zevk aldın diye sorsanız düşünmeden Broadway>Focus>Golf>Polo derim :)  

(uzun oldu kusura bakmayın : ) )

 
  • Beğen
Tepkiler: SCC
maniax dedi:
@enpisagor

hocam izninle umut hocamın konusuyla bunu birleştirdim. baya benzer olmuşlar  :'(
Murat hocam,biz dün Can la yaklaşık aynı saatlerde benzer konular mı açmışız,merak ettim...

 
@Umut

hocam önce sizin bu konu açıldı. bir kaç saat sonra da can hocam golften önce neler kullandınız şeklinde bi baslık açtı. ikisine de kıyamazdim. onun başlığına yazıp sizin konuya taşıdım :)

 
maniax dedi:
@Umut

hocam önce sizin bu konu açıldı. bir kaç saat sonra da can hocam golften önce neler kullandınız şeklinde bi baslık açtı. ikisine de kıyamazdim. onun başlığına yazıp sizin konuya taşıdım :)
İlginç bir tesadüf olmuş,bundan sonra @enpisagor Can'la görüşmeden konu açmam,hem sizi de uğraştırmamış oluruz... :D

 
@Umut

Evet Abi benzer konularla tesadüfü yakaladık, sen daha genel olarak kullanılan tüm arabaları sormuşsun bende sahibi olarak golften önce ne vardı? Golf'e geçince neler hissettiniz gibi ? benzer şeyleri dile getirmişiz.  Güzel ve eğlenceli de oldu.

 
1-Pali0 1.2 8Vlf Benzinli

2-G.Punto Dynamic spor paket 6 ileri 90 Hp

3-Polo 1.6 Dizel Comfort  DSG

4-Golf 7 Highline...

2037_7737b8366047beac07648ce35fc44abec760c93f.jpg

2039_af62e0340e48422aacb45478aeabfe75c1e537e4.jpg

2041_5486b3261b6a7175133096e39d65672f583d7727.jpg

Ekli dosyayı görüntüle 938

 
1.2000 moďel palio 1.6hl.

2.2012 golf tsı trendline.

Sağolsun babam askerden gelince işe girdikten sonra almıştı.zamanın iyi arabasıydı.tipomu paliomu derken palio yu seçmiştim.çok yakan normal giden çeken bir arabadır hiç bayılmaz.golfün 1.vitese düştüğü yerlerde 2 ile çok rahat gider.şaka gibidir ama 200km/h görmüşlüğüm vardır.99 depreminden sonra almıştım.çok iyi hatılıyorum 5 milyara almıştık golf 4  7milyar falandı.12 sene sonra nasip oldu golf.yok 1yıl bekle 7 çıkacak yok astra al honda al kimseyi dinlemeyip almıştım.
3107563f23ca84964b152d2a6d0076e7.jpg
58b5e1880bb223fefc6412282ed8342b.jpg


SM-E500H cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

 
  • Beğen
Tepkiler: SCC
Babamin ilk araci anadolu sehirlerinde karaborsa diye tabir edilen istanbuldan emniyet mudurleri vasitasi ile getirilen bir DOGAN idi. Aldiktan 1 hafta sonra ustune saglam bir kàr ekleyerek satmisti babam.

Sonrasinda 90 model bir TOROS almistik ilk kez onun kontagini ayaklarim pedallara değmemesine ragmen cevirme cesaretini gosterip baya bir azar isitmistim.

Ardindan onu alman marki uzerinden satip 94 model bir BROADWAY almistik 0 km. Tabi bu arada türkiye'de doviz krizi bas gostermisti. 1 hafta beklemis olsaydik Opel Vectra alip ustune hatırı sayilir miktarda para kalıyordu nasip bu isler.

 
Moderatör tarafında düzenlendi:
  • Beğen
Tepkiler: SCC

@ansolak

hocam bu Çankaya doğuştaydı geçen gittiğimde baktım. günbatımı kırmızı :)

sizi de buluşmamıza güzel aracınızla bekleriz.

 

Geri
Üst Alt